27 Ocak 2011 Perşembe

Anlamadıklarım bölüm 2...

Niye kendine acı çektiren erkeğe kadınlar aşık olurlar. Dert üstüne dert yanıp, herkese ağlayıp o derdi çekmeye devam ederler. Niye kırmızı, pembe, mor gibi renkler sadece gençlere yakıştırılır, anneme hediye alacağım dediğimde satış elemanları niye siyah renk her ürünü göstermeye çalışırlar. Niye uzun boylu bir kızı  boylu poslu güzel kız diye nitelendirirler. Kısa boylular doğuştan mı çirkindir? Niye atalarımız "İyi insan lafın üstüne gelir" atasözünün yanısıra "İti an çomağı hazırla" deyip kafaları karıştırmıştır. Niye aldatan erkeğe çapkın derler de, kadın aldatırsa bu tanım çapkın değil daha başka türlü yapılır. Siz onu anladınız. Cennet annelerin ayağının altındaysa, niye erkekler kadınlardan üstün yaratılmıştır denip durur. Niye yıllarca üniversiteyi kazanmak için ve sonra bitirmek için uğraşan öğrenciler bir gün okulda gördükleriyle alakasız bir dünya'da para kazanmak için çalışmak zorunda kalırlar. Okul'da anlatılanlar mı gerçek yoksa iş hayatı mı? Niye tadı güzel olan her yiyecek sağlığa zararlıdır. Sağlıklı ve leziz yiyecek bulmak niye bu kadar zor. İş günü sabah yedide kalkmak zor da niye tatil günü saat yedide kalkmak o kadar zor gelmez. Anlamadıklarım bölüm iki. Daha çok var ama hepsini birden yazmak herkesin kafasını bulandıracak diye düşünüyorum. Var mı bunların niye olduğunu bilen? Henüz ben bulamadım. Bulanları arıyorum...