22 Şubat 2011 Salı

Sonuna kadar tembellik isteği...

Son zamanlarda sonuna kadar tembellik isteğimle boğuşuyorum. İnsan her sabah mı zor kalkar yataktan. Her sabah mı kalktığında mahsun mahsun yatağa bakar. Bir yandan hazırlanırken bir yandan yorganın sıcaklığını hayal eder ümitsizce. Her öğlen yemekten sonra keşke eve gidip yorganı üzerime çeksem diyaloğu yapar. Üstelik balllandıra balllandıra anlattığı battaniye,kanepe ve televizyon üçlüsüyle tüm iş arkadaşlarının başını döndürür. Kendi yetmezmiş gibi bunu hayal eden bir ordu elde eder.

Diyorum ki, şöyle geç kalksam, dışarda yağmur sesi, güzel bir kahvaltı, battaniyeyi üzerime çekip yanımda en sevdiğim kitap, sıcacık bir çay ve kalorisi düşünülmeden yenilen bir kek. Televizyonda defalarca izlediğim ve izlemekten bıkmadığım bir türk filmi. Dışarıda şıp, şıp yağmur damlaları.