25 Nisan 2011 Pazartesi

Ruhumun Halleri...



Güneş artık bize güzel yüzünü gösterse de şu yataktan sürünerek kalkmasam.
Zaten bedenim kalkıyor, ruhumu yatakta bırakıyorum. Yürüyorum ama ruhum yatakta yorgana sarılmış mışıl mışıl uyuyor. Tembel ruh.
En büyük sorunum bedenim ile ruhumun eş zamanlı hareket etmemesi. Zaman zaman ruhumun kolundan çekiştirip duruyorum. Bir bakmışım ben öne doğru giderken o arkasına dönmüş bana tam tersi yöne doğru usulca adımlar atıyor. Muzip ruh.
Garipki bazen hıçkıra hıçkıra ağlıyorum. Tamam film acıklı buna katılıyorum ama hıçkıra hıçkıra ağlayacak kadar da değil. Sulugöz ruh.
Bitkin, yorgun ve argın yataktan kalkmışken, gözlerim derin uykuda bakarken insan bir güneş gördü diye sanki çok enerjikmiş gibi hareket eder mi? Eder. Şapşal ruh.
En gergin ortamlarda arkadaşımı sakinleştirmek için en sakinleştirici sözleri seçmişken, ağızınızdan duruma en uygunsuz espriler çıkar mı? Patavatsız ruh.
Koca haftasonu bitmiş gezmiş eğlenmiş dinlenmişsin. Pazartesi olmuş gözün kaç gün kaldı cumaya diye bakar mı takvime? Bakar. Açgözlü ruh.
Şu ruhumun hallleri güneş ile de doğru orantılı. Karabulutlar depresif ruhumu, parlayan güneş de neşeli ruhumu depreştirmekte.
Ruhumun halleri, dayan güneş yüzünü ufak ufak göstermekte. Hava durumu güneşe kavuşmamız için biraz daha sabretmemizi söylüyor. Dayan ruhumun halleri. Yoksa şizofrene ramak kaldı...
Ruhumun halleri aşağıdaki şarkı da benden sana armağan...

http://www.dailymotion.com/video/xhvvyy_nilufer-yuksek-sadakat-goreceksin-kendini_music